Sarellamla, babasını bir yurtdışı seyahatine yolcu ettikten sonra aslında herşey çok iyi gidiyordu, parklar, bahçeler, bol bol gezmeler, babaanede kalmacalı bol gülmeceli günler..
Hasta ama hala aklı fikri piyanoda zibidinin.. :)
Ama bir gün biz bir hata yaptık ve Sarellamı da alıp haftaiçi bir perşembe sabah Ikea'ya götürdük, neymiş efendim yeni oyuncaklar alalım, yılbaşına süsler alalım diye..Yani niyetimiz gayet iyiydi, haftaiçi sabah da boş olur diye düşündük ve gittik..
Arkasından o gece biraz evde üşüdük, ertesi gece Sarellam kustu ama hiç mikrop kapmış olacağını düşünmedim açıkçası, ertesi gün babasını karşılamaya giderken ido'da yine kustu, deniz tuttu herhalde diye düşündüm ama işte o gece Sarellam gece yarısı ateşler içinde yanmaya başladı..
C.tesi ve pazar gündüzü ateş düşürücü şurupla ve sirkeli bezlerle geçirdikten sonra pazar akşamı daha fazla durmamaya karar verip özel bir hastanenin çocuk acilinde aldık soluğu..
Doktor bağırsaklarından enfeksiyon kapabileceğini muhtemelen rota olduğunu söyledi ve antibiyotik, mide bulantısı için şurup ve bağırsak için rahatlatıcı bir ilaç verdi..Serum yapılmasını istedi..
Gelin görün ki benim tombik Sarem'de , tam da bu tombikliği yüzünden damar bulunamadığı için serum yapılamadı..
Rota aşısı yapılmış olmasına rağmen birkaç gün önce rota kapan bebeklerin otizm'e dönebileceklerini okuyan ve bebeğimin damarı bulunamadığı için bacakları delik deşik olduğunu gören bense başladım hastanenin ortasında çocuklar gibi zırıl zırıl ağlamaya..
Konu hastalık ve hastane olunca gayet soğuk kanlı olan ben, bebeğime iğneler batınca, kalbime biri matkapla giriyormuş gibi hissettim..Hani anne olmadan anlamazsın derler ya işte o an tam olarak anladım ne demek istendiğini..
O gün eve serum yapılamadan dönünce, araştırdık ki damar bulma cihazı diye birşey var..Bizim kızımız gibi damarı kolay bulanamayan hastalarda damarın yerini tespit ediyor.Maalesef her hastanede yok ama eğer böyle bir sorununuz varsa bizim gibi delik deşik olup eve dönmemek için hep gittiğiniz hastaneye bu cihazdan olup olmadığını sorabilirsiniz..
Bu arada hep kendi doktoruyla da iletişim halindeydik Sare'nin..Dün öksürük krizine girince apar topar kapısında aldık soluğu..Meğer kızım bronşit olmuş..2-3 gün daha tedavi olmasaydı ya zatürre ya da kulak iltihabı olurdu dedi doktor..Ve ilk sorduğu soru perşembe günü nerede mikrop kaptı?
O yüzden kıssadan hisse bebeklerinizi bu tarz alışveriş merkezlerine götürmeyin..En boş olduğu saatlerde bile mikropların dans ettiği bu mekanlar yüzünden kuzularımız hasta olmasın..
Ve yine diğer kıssadan hissemiz, doktor çokk önemli.. Gittiğimiz üç doktorda farklı şeyler söyledi(arada bir de sağlık ocağına götürdüm Sareyi aynı gün), kendi doktorumuz görmese yanlış teşhisler yüzünden sadece bağırsak ilacı aldığı için şu an Sarem belki de zatürreydi..
Bir diğer konuda bebeğe antibiyotik vermenin zorluğu..Yaşayan anneler bilirler, ilaçlar toz şeklinde Sare gibi akıllı bıdıklar suyla ilacı içmiyor daha doğrusu suyun içinde birşey olduğunu hemen anlıyor..En güzeli elma kompostosu(tabii ki sekersiz) yapıp elmaları da içine biraz ezip ilacı içine koymak..Tadı da güzel olduğundan güzelce yiyorlar :)
Şimdi ilaçlarımızı alıp biz evde iyileşmeye çalışıyoruz.. Birlikte ilk yeni yılımıza çok sağlıklı girmek istiyoruz :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınızı bekliyorumm